SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-CENAİZ

<< 653 >>

باب: السرعة بالجنازة.

51. Cenazeyi Kaldırmada Acele Etmek

 

-وقال أنس رضي الله عنه: أنتم مشيعون، وامش بين يديها، وخلفها، وعن يمينها، وعن شمالها. وقال غيره: قريبا منها.

Enes r.a. şöyle demiştir: "Sizler cenazeyi teşyi' edenlersiniz (onu kaldıranlarsınız). Cenazenin önünde, arkasında, sağında, solunda yürü." Başkaları "Cenazeye yakın yürü" demişlerdir.

 

حدثنا علي بن عبد الله: حدثنا سفيان قال: حفظناه من الزهري، عن سعيد بن المسيب، عن أبي هريرة رضي الله عنه، عن النبي صلى الله عليه وسلم قال: (أسرعوا بالجنازة، فإن تك صحالة فخير تقدمونها، وإن يك سوى ذلك، فشر تضعونه عن رقابكم).

 

[-1315-] Ebu Hureyre r.a. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den şunu rivayet etmiştir: "Cenazeyi hızlıca (kabrine götürünüz). Şayet ölü iyi bir kimse ise bu bir hayırdır, onu bir an önce (kabirde kendisine vaad edilen hayra) kavuşturmuş olursunuz. Şayet iyi bir kimse değil ise bu da bir şerdir, bir an önce omuzunuzdan atmış olursunuz."

 

 

AÇIKLAMA:     Burada cenazeyi taşıdıktan sonra defnetme konusunda hızlı olunması istenmektedir.

 

Zeyn İbnü'l-Müneyyir şöyle demiştir: Konu başlığında yer alan sözlerin konu ile ilgisi şudur: Bu sözlerde cenazeye katılanlara genişlik gösterilmiş, belirli bir yönde durmaları zorunlu kılınmamıştır. Çünkü insanların yürümeleri birbirinden farklıdır. Cenazeyi hızlı götürme, onların cenazenin bir yerinde gitmelerini zorunlu tutmamayı gerektirir. Aksi takdirde, kimi yürüme konusunda zayıf iken kimisi de daha güçlü olduğu için yürüyenler birbirlerine zorluk çıkarırlar. Yani, cenazeyi hızlı götürmek, genellikle cenazenin belirli bir yönünde yürümeyi şart koşmamakla sağlanır. Bu bakımdan konu başlığı İle başlıktan sonraki sözler birbirine uygundur.

 

İbn Reşîd şöyle demiştir: Enes'in sözündeki yürüme ve teşyi’ kelimeleri hızlı veya yavaş yürümeden daha geneldir. Buharî sanki Enes'in bu sözünü hadisle açıklamak istemiştir. Şu da mümkündür: Buharî, Enes'in sözüyle cenazeyi hızlıca götürmenin, birlikte yürüyenlerin cenazeye eşlik etmelerini mümkün kılacak miktarı geçmemesini açıklamak İstemiştir.

 

Bu konuda meşhur iki görüş vardır: Çoğunluk cenazenin önünde yürüme­nin daha faziletli olduğu görüşündedir. Bu konuda Sünen yazarlarının rivayet ettiği, ravileri Buharî'ninki ile aynı olan İbn Ömer hadisi bulunmaktadır. Ancak bu hadisin mevsul mü yoksa mürsel mi olduğunda ihtilaf edilmiştir. Bu hadise; Said İbn Mansur ve diğer bazılarının, Abdurrahman İbn Ebza aracılığıyla Hz. Ali'den rivayet ettiği şu hadis aykırıdır: "Cemaatle namazın tek başına kılınan namaza karşı üstünlüğü gibi, cenazenin arkasında yürümek önünde yürümekten daha efdaldir. Bu isnad hasen bir isnattır. Merfu' hükmünde mevkuf bir hadis­tir.  Bu, aynı zamanda Evzai, Ebu Hanife ve onlara bağlı olanların görüşüdür.

 

İbn Kudame "cenazeyi hızlıca götürünüz" emrinin müstehablık ifade ettiğin­de alimler arasında bir görüş ayrılığı bulunmadığını belirtmiştir. İbn Hazm bu konuda farklı bir görüş ileri sürerek, bunun farziyet ifade ettiğini söylemiştir. Hızlıca götürmekten kasıt, hızlı yürümektir. Selefin bir kısmı da bu şekilde yo­rumlamıştır. Hanefîler'in görüşü de budur. Şafiî'ye ve alimlerin çoğunluğuna göre hızlı olmaktan kasıt, normal yürüyüşün üzerinde bir hızla yürümektir. Cenazeyi çok hızlı götürmek mekruhtur. İyaz bu konuda görüş ayrılığı bulunmadığı fikrine meylederek şöyle demiştir: Hızlı yürümeyi müstehab görenler, bunun normal yürüyüşten biraz daha hızlı bir yürüyüşü, bunu mekruh görenler ise remel sırasında olduğu gibi aşırı hızlı yürüyüşü kasdetmişlerdir.

 

Özetle söylersek; cenazeyi hızlıca götürmek müstehabtır. Ancak bu, ölü açı­sından kötü bir durum veya cenazeyi taşıyanlar ve cenazeye katılanlar açısından la bir zorluk oluşturacak boyuta ulaşmamalıdır. (Hızlı hareketten dolayı toz, topr­ak ve çamura bulaşma söz konusu olabilir.) Böyle bir durum da (İslam'ın emrettiği) temizliğe aykırı olur ve müslümana zorluk çıkarma anlamına gelir.

 

Kurtubî şöyle demiştir: Hadisin amacı, ölüyü gömmeyi ağırdan almamaktır. Çünkü ağırdan almak, övünmeye ve kendini beğenmeye yol açabilir.

 

Burada cenazeyi kabre taşıma konusunda hızlı davranmak emredilmektedir. Bunu İbn Ömer'in şu hadisi desteklemektedir: Resulullah'ın (s.a.v.) şöyle söylediğini işittim: "İçinizden biri öldüğünde onu bekletmeyin, hızlıca kab­ine götürün." Bu hadisi Taberanî hasen bir senetle rivayet etmiştir.

 

Ölüyü gömmekte acele etmek müstehabtır, ancak bunun için kişinin öldüğü ilmi olarak sabit olmalıdır.

 

Bu hadisten batıl ehlinin ve salih olmayan kimselerin sohbetlerini terk etmenin gerekli olduğu anlaşılır.

 

 

باب: قول الميت وهو على الجنازة: قدموني.

52. Cenaze Taşınırken Müteveffanın "Beni Çabuk Götürün Demesi

 

 حدثنا عبد الله بن يوسف: حدثنا الليث: حدثنا سعيد، عن أبيه: أنه سمع أبا سعيد الخدري رضي الله عنه قال:

 كان النبي صلى الله عليه وسلم يقول: (إذا وضعت الجنازة، فاحتملها الرجال على أعناقهم، فإن كانت صالحة قالت: قدموني، وإن كانت غير صالحة قالت لأهلها: يا ويلها، أين يذهبون بها، يسمع صوتها كل شيء إلا الإنسان، ولو سمع الإنسان لصعق).

 

[-1316-] Ebu Saîd el-Hudri r.a.'den rivayet edildiğine göre Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle derdi: "Cenaze konulup da erkekler onu omuzları üzerinde taşıdıklarında, şayet salih bir kimse ise 'Beni bir an önce götürün' der. Salih bir kimse değil ise ailesine: 'vay bana! Beni nereye götürüyorsunuz?' der. Onun sesini insan dışında her şey duyar. İnsan onun sesini duysa bayılırdı."

 

 

AÇIKLAMA:     Ölen kimse salih bir kimse değil ise, kendisinin helake düştüğünü belirtmek için bu sözleri söyler. Bir felaketle karşılaşan herkes "vay eyvah" der.